anonymous 1731098536731

Bir insanın kendisi olması/ hissetmesi ne demektir senin için?

Bu gerçekten uzun bir konu. İşte, kendisi olması demek; kendi olmak için çaba göstermesi demek herhalde en kısa haliyle. Yeni bir şey de değil. Yunus Emre "ilim kendin bilmektir" derken, beriki sûfi "kendini bilen rabbini bilir" der.

Foucault tasarlayıp da son halini veremediği kitabında şöyle diyordu:

Ruh; benzerine, aynadaki yansımasına bakmadan kendisini bilemez.

Bedeninize baktığınızda kendinize eğilmiş olmazsınız. Kendilik giyim kuşam, araçlar veya mülklerden oluşmaz. Bu araçlardan faydalanan bir prensipte varlığını sürdürür, bedenle değil, ruhla ilgili bir prensiptir bu. Ruhunuz konusunda kaygılanmanız gerekir, kendine eğilmenin temel faaliyeti budur.

Öncesinde başka biçimlerde hep olsa da herhalde bu kelimelerle, yani kendi olmak şeklinde ilk defa bundan yirmibeş yıl önce gündemime girdi ve hiç çıkmadı. Yani işte, Foucault Beye bakarsak, pek bitebilecek bir aktivite de değil.

Kimim, neye ihtiyacım var, nelere istidatım var, ve ilerde (büyüyünce?) nasıl biri olabilirim? Üstelik, neşeli bir hayat için doğama uygun davranmam gerekmez mi? (Merhaba Spinoza) O vakit de ilk öncelikle doğamı bilmem gerekmez mi?

Bu konuyu her düşündüğümde aklıma ilk gelen Lost Soundtrack içinden "Make Your Own Kind of Music" oluyor. Güzel bir parça.

Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar sanırım.

sambirdy 1731269495862

Reactions

Comments
Leave a comment

Pressing continue will bring you to the following URL:

Are sure you want to go there?


Continue